Güvenlik Soruşturması Hak İhlalidir
15 Temmuz 2016’da yaşanan kalkışmadan ötürü tüm memur alımları için güvenlik soruşturması şartı aranmıştı. Memur olmak isteyenler yazılı sınav, uygulama ya da mülakattan sonra bir de güvenlik soruşturmasına giriyordu. Güvenlik soruşturması sonucu olumsuz gelenler, tüm aşamalarda başarılı olsa bile memuriyete alınmıyordu.
Güvenlik soruşturmasında amaç terörle ilgisi olan kişilerin tespit edilmesi olsa da çoğunlukla amacından sapılıyordu. Memur adayının kendisinden kaynaklanmayan olaylar, yakınlarının adli sicil kaydı, istihbarı ancak teyit edilemeyen bilgiler ya da memuriyetle ilgili olmayan diğer vakalardan ötürü güvenlik soruşturmaları olumsuz sonuçlanabiliyordu. İşte bu durumlar mağduriyet yaratıyordu. Bu yüzden güvenlik soruşturması yargıya taşındı.
657 sayılı DMK’nın 48. Maddesinde yapılan değişiklikle arşiv araştırması yapılması yasaya eklenmişti. Bu düzenleme ana muhalefet olan CHP tarafından yargıya taşındı. Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kararda bu düzenleme iptal edildi. Vatandaşların kişisel verisi niteliğindeki bilgilerin memur olmaları için bir kriter olmadığı vurgulandı. 29 Kasım 2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan AYM kararı ile karar kamuoyu ile paylaşıldı.
Aile hayatına saygı ve özel hayatın gizliliği anayasal bir haktır. Memurlar ve kamu görevlilerinin nitelik ve atanmaları hakkında da kişisel verilerin korunmasını istemelidir. Güvenlik soruşturması yapılması özel hayata saygıyı ihlal eder.
