Mahkeme Sicil Notunun Silinmesine Karar Verdi
İstanbul Büyükşehir Belediyesinde çalışan bir memur idareye başvuru yaparak 1995 ile 2008 yılları arasındaki sicil notunun silinmesini istemiştir. İdarenin bu talebi kabul etmemesi üzerine idare mahkemesinde dava açılmıştır. Mahkeme memuru haklı bularak sicil notunun silinmesine hükmetmiştir.
Mahkeme kararını kurumuna beyan eden memur, kendisine yeni sicil notu verilmesini istemiştir. İdare ise geriye dönük olarak sicil notu verilemeyeceği gerekçesi ile talebi reddetmiştir. Mahkeme kararını uygulamayan idare hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulmuştur. Suçun unsurları oluşmadığı gerekçesi ile savcılık talebi reddetmiştir. Bu karar yapılan itiraz da reddedilmiştir.
Memur bu kez Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur. AYM, başvurucunun idarenin fiillerinden ötürü uğradığı zarar için tam yargı davası açılması gerektiğini belirtmiştir. Kanun yolları tükenmediğinden bahisle başvuruyu reddetmiştir.
Sicil notundan ötürü memur mesleki ilerleme sağlayamamış ve özlük hakları bakımından geri kalmıştır. İdare yeni sicil notunu uygularsa memur bu kayıplarını telafi edecektir. Ancak AYM sicil notunun düzeltilmesinin mahrum kalınan hakların doğrudan sonucu olmadığına karar vermiştir. Yani başvurucunun zararı birincil değil, ikincil bir zarardır.
AYM başvurucunun idare mahkemesi nezdinde tam yargı davası açmasını tavsiye etmiştir. Bu dava ile uğranılan zararlar giderilecektir. İdarenin eylemlerinden ötür mahrum kalınan haklar telafi edilecektir.
