Türk ekonomisi için en önemli risk olarak yüksek işsizlik olarak görülüyor. TÜİK tarafından açıklanan yüzde 13 işsizlik rakamları bile çok yüksekken gerçek rakamların bu orandan çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Bunun ana nedeni ise TÜİK işsizlik araştırması yaparken artık iş konusunda ümidini kesmiş yani işsiz ama iş aramayan kişileri dahil etmemesi oluyor.
Özellikle genç nüfusta işsizlik oranının çok yüksek olması hem ekonomik hem de sosyal anlamda büyük bir sorun olarak görülüyor. Cumhurbaşkanlığı ve hükümet bu konuda sürekli olarak yeni adımlar atsa da ne yazık ki özle sektörden özellikle sektörün dev şirketlerinden istihdam konusunda yeterli desteği göremiyor.
İSO 500’de Sadece 0,92 İstihdam Artışı
Son açıklanan rakamlarda bu duruma en iyi örnek olarak gösteriliyor. Pandemi sürecine girilmediği 2019 yılında İSO 500 olarak adlandırılan Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunda istihdam sadece 0,9 artış göstererek 696 bin 792’ye yükseldiği görülüyor. Bu artışın ise son derece yetersiz olduğu görülüyor.
İSO 500 şirketlerine yönelik yapılan eleştirilerin temelinde ise geçmiş yıllarda yüksek kazanç sağlamalarına rağmen, ülkemizin istihdam anlamında sıkıntılı olduğu dönemlerde taşın altına ellerini koymamaları oluyor. 2019 yılı verilerine göre Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu 2019 yılı boyunca 6 bin 88 ek istihdam yapabildikleri görülüyor. Bu rakamlar hükümet cephesinde büyük hayal kırıklığına neden olduğu belirtiliyor.
2020 Yılında Rakamlar Eksi Çıkabilir
2019 yılı rakamlarında yaşanan artış son derece yetersiz olurken pandemi süreci ile ekonominin oldukça yavaşladığı ve toparlanmanın zaman alacağı 2020 yılında İSO 500 için istihdam noktasında uzun bir dönemde sonra eksi rakamların çıkabileceği ifade ediliyor. Hükümetin bu anlamda 2020 yılı son çeyreği ile birlikte harekete geçeceği ve yeni bir istihdam paketinin devreye sokacağı ifade ediliyor. Esas amacın ise en son 2021 yılı sonuna kadar istihdam rakamlarını yüzde 10 seviyesinin altına çekilmesi amaçlanıyor.
